Gene önemli tartışmalar içerisinde “Brütüs” ismi bir siyasi partide ön plana çıktı. Yapılan bir röportajda ana muhalefet partisi genel başkanı “Partideki Brüts’ülerin sayılarının azaldığını ve hepsinin yok olacağını” açıklıyordu.
Geçen hafta içerisinde gazetelerde küçük başlıklar altında bir haber
yayınlandı. "Zigetvar Kalesi Yıkılmaktan kurtuldu" habere göre Kanuni Sultan Süleyman'ın Osmanlı Ordusu başında çıktığı en son sefere adını veren Zigetvar yılların ihmali ile yıkılmaya yüz tutmuştu. Macar hükümetinin Zigetvar vilayetine yaptığı yardımla bu kale onarılacaktı. Bence çok önemli bir haberdi onun için bu konuda birkaç şey söylemeyi uygun buldum. Kanuni Sultan Süleyman 46 yıllık saltanatı boyunca bütün seferlere ordusunun başında bizzat katılmıştır. Yaşlılık ve yaşamındaki acıların onun vücudunda bıraktığı derin izlerin sonucu yıpranmış vücuduna rağmen uzun bir sefer olan Zigetvar'ın fethine ordusunun başında katıldı. Bu zaferi göremedi. Çarpışmaların en kanlı günlerinde top sesleri arasında yaşama veda etti. Vücudunun iç organları çürümesin diye Zigetvar'a gömüldü. Bedeni ilaçlanarak zafer dönüşü İstanbul'a getirilmek üzere saklandı. Veziri Azam Sokullu Mehmet Paşa kalenin fethine kadar padişahın ölümünü orduya açıklamadı. Zaferden sonra Orduyu selamlama işini de padişaha çok benzeyen bir yeniçeriye yaptırdı. Yeni Sultan 2. Selimin Belgrat'a gelmesi ile olay aydınlığa çıkarıldı. Bu sefer Muhteşem Süleyman'ın son seferi ve zaferdir. Onun içinde Türk Tarihi açısından Zigetvar kalesinin önemi çok büyüktür. Gene önemli tartışmalar içerisinde "Brütüs" ismi bir siyasi partide ön plana çıktı. Yapılan bir röportajda ana muhalefet partisi genel başkanı "Partideki Brüts'ülerin sayılarının azaldığını ve hepsinin yok olacağını" açıklıyordu. Roma Tarihinin önemli isimlerinden olan Brütüs, Jül Sezar'ın üvey oğludur. Jül Sezar Romanın en büyük hükümdarıdır. Roma da ilan edilen cumhuriyetle işbaşına gelmesine rağmen ülkedeki konumunu güçlendirdikçe cumhuriyeti yok etmiş, önce imparatorluğunu ilan ederek diktatör bir kral olmuştu. Roma senatosunda bir grup, bu diktatörlüğe son vermek için senato toplantısı çıkışında Jul Sezar'a saldırarak onu bıçak darbeleri ile öldürdüler. Bunların içinde imparatorun oğulluğu Brütüs'te vardır. En yakınındaki insanlara ihanetin bir sembolü haline gelen Brütüs'e imparator çok güvenliği için dönerek "Sende mi Brütüs" demiş ve bu söz onunu ölümünden sonra yakınlarının ihanetlerine uğrayanların kullandığı bir öz deyiş olmuştur. Sayın Genel Başkan zannediyorum, bu sözü parti içindeki muhaliflere sarf etmektedir. O zaman Roma İmparatorluğundaki Sezar'ın konumunda olması gerekir ki, bu da sosyal demokrat bir parti genel başkanına yakışmaz. Kanımca yerinde olmayan bir anlatım şeklinde kullanılan bu söz başka anlamda kullanılacak idi, ama değerlendirme ve olay bilinmediği için değişik anlamda kullanılmış oldu. Bu tür yanlışlıklara liderlerin düşmemesi gerekir. Bu da liderlerin danışmanlarının önceden onlara verecekleri her türlü bilgi ile gerçekleşir. Böyle büyük bir yanılgıya düşürülen genel başkanın olayın içinden sıyrılması da çok zor oluyor. Sadece eski bir partili ve dost olarak tarihi bir hatırlatma ihtiyacı duydum.